E-POSTA :
WEB :

TÜRKİYEM İÇİN TEK VUCÜDUZ

   Düşmanlık, insanların diğer insan veya insanlara karşı beslediği kötü duygular, kin veya öfke olarak tanımlanabilir. Karşıt anlamı ise dostluktur. Herhangi bir kişiye düşmanlık beslemek, kalbimizin kararmasına sebep olabilir. Çünkü düşmanlık, sürekli kötü şeyler düşünmemize sebep olmaktadır. Düşmanlığın hüküm sürdüğü bireylerde veya toplumlarda bir huzur ve mutluluktan bahsetmek çok zordur. Düşmanlığın olduğu yerde kavgalar, savaşlar, dolayısı ile ölümler başlar. Kinci insanlar, içindeki düşmanlık duygusunu uzun süre yaşatırlar. Hatta ömür boyu, bazı insanlara düşman olan ve barıştan yana olmayan insanlar bile vardır. Düşmanlık kendini güzel duygulara bırakmalı, barış ve dostluğa dönmelidir. Asıl düşmanlık, kötülük ve cehalete karşı beslenmelidir. Bu iki duygu, bütün kötü davranışlarımızın ana kaynaklarıdır. Tüm insanlar birbirini sevse(sevmek zorunda değiliz, ama saygılı olmak zorundayız) birbirinin mutluluğunu isteseydi, bu dünya daha güzel olurdu. İnsanlar birbirini öldürmezdi. İnsanlık daha ileri bir seviyede olurdu. Düşmanlığın zararları her zaman kendini göstermiştir. Bu duygu nice devletlerin yıkılmasına sebep olmuş, nice insanların ölmesi ile sonuçlanmıştır. Türkiyem dört tarafı her köşesi ayrı güzellikleri tarih kokan memleketimiz. İnsan kendi toprağında kardeşine silah çekip öldürecek kadar insanlığını unutmuş bir azınlıkla maalesef yaşıyoruz. Öyle bir ortamın içinde yaşıyoruz ki; yanında duran insanın dost mu, düşman mı olduğunun şüphesi içine düşüyor. Her zaman yanımızda bildiğimiz dost sandığımız insanların arkamızdan ne dolaplar çevirdiğine şahit oluyoruz, bu yaşananlar karşısında şaşkınlığımız güven duygularımızı yitiriyoruz. Hal böyle olunca dost ve düşmanı karıştırmamak mümkün olmuyor. Kötülük yapmak isteyenler ne yazık ki her zaman kendi kazdıkları kuyu içinde boğulmaya mahkûm oluyorlar. Oysa ortak değer ve düşünceleri olan insanlar, birbirine sımsıkı bağlıdırlar. Birbirinin gücünden güç alarak her türlü zorluğa karşı durabilirler.  İnsanlar daima birbirine muhtaçtır. ''Ben kendime yeterim.'' diyen insan büyük laf etmiştir. Kısa bir süreliğine insan kendisine yetermiş gibi hissedebilir.  Biz aynı topraklarda büyüyüp yetişmiş insanlarız ve kendi içimizde çatışmaları, kavgaları bırakmalıyız. Uğruna ölünecek kadar güzel bir vatana o değerde bir yaşam sürmek gerekir. Vatan toprakları üzerindeki huzur, barış ve mutluluk içinde yaşayan insanlar vatanın olmazsa olmaz parçasıdır. Galiba işin bu kısmını bugün eksik yaşıyoruz değil mi?  Toplum yaşantısında bir bireyin birlik ve beraberlik olgusundan kendisini soyutlayıp yalnız bir yaşam sürmesinin ağır bedelleri mevcuttur bizler üzüntülerimizi sevinçlerimizi coşkumuzu birlik beraberlik ve dayanışma ile kederlerimizi azaltır sevinçlerimizi coşkuyla kutlarız. Bu vatan hepimizin ve içerisinde yaşayan bizler hiçbir farklılığı gözetmeksizin birbirimize sahip çıkıp dayanışma içersinde olduğumuzu bütün dünya’ya tekrar gösterdik. Şunu unutmamalıyız ki söz konusu birlik ve beraberlik olgusunu sadece maddi olarak değerlendirmek doğru bir yaklaşım tarzı değildir. Manevi açıdan toplum içerisinde yaşayan kökenleri farklı olan kimseleri dışlamamak aksine hep birlikte birlik beraberlik ve dayanışma ortamını yaratmak güçlü bir toplumun yaratmış olduğu güçlü bir Türkiye cumhuriyetidir. Birlik ve beraberlik gücü temsil eden bir ateş çemberidir. İnsanlar çıkar amacı düşünmeden karşılıklı çemberimiz hızla ve emin adımlarla genişleyecektir. Türkiye’m dört tarafı güzel vatanım söz konusu olunca hepimiz tek vücut oluyoruz. Memleketimiz için kanımızı da akıtırız.
SEVGİ VE SAYGILARIMLA…